Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Havuzu

Mimari Koruma ve Arkeolojik Alan Yönetimi Önerileri Raporu

Doç Dr. Ömür Harmanşah (University of Illinois at Chicago, Şikago, ABD) &

Dr. B. Nilgün Öz, Kültürel Miras Koruma Danışmanı, İngiltere

Rapor Tarihi: Haziran 2018; Güncelleme: Mart 2020

Resim 1. Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı’na ait hiyeroglifli bloklar. 1971 yılında gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarından fotoğraflar. Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi.

Resim 1. Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı’na ait hiyeroglifli bloklar. 1971 yılında gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarından fotoğraflar. Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi.

1. Amaç

Bu rapor, Konya ili, Ilgın ilçesi’nde Çobankaya Köyü’nün yaylası olan Yalburt Yaylası’nın sınırları içindeki Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı ve çevresinin bir kültürel miras ve arkeolojik peyzaj alanı olarak korunması ve geliştirilmesi için yapılması gereken çalışmaların ana hatlarını belirlemeye yönelik olarak Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi tarafından düzenlenmiştir. Bu doğrultuda, bu rapor, anıt ve çevresinde bundan sonra gerçekleştirilecek planlama ve projelendirme çalışmalarına yönelik bir rehber, bir ön çalışma, bir öneri çerçeve plan olarak değerlendirilmelidir. Ana ilke olarak, Yalburt Anıtı’nın, etrafı çit ve tel örgülerle çevrili ve çevresinden tecrit edilerek ‘korunan’ bir alandan ziyade, çevresiyle bir bütün olarak ve yerel halkın kullanımı teşvik edilerek ‘yaşayarak korunan’ bir kültürel miras olması tahayyül edilmiştir. Bu ilkenin hayata geçirilmesi bu raporun en önemli önceliklerinden birisidir. Gerçekleştirilecek olan plan ve projelerde, uzun vadede sürdürülebilir mekanizmaların kurulması esastır. Yerel kireçtaşından inşa edilmiş olan ve üzeri Luvice hiyeroglif yazıt kabartmalı blokları da içeren Yalburt Anıtı, Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü tarafından Sn. Raci Temizer başkanlığında 1970-1975 yılları arasında ortaya çıkarılarak onarımı yapılmıştır (Temizer 1984, 1988). Bu raporda, anıt ve çevresinin iklim ve fiziki koşulları çerçevesinde anıtın korunma durum değerlendirmesi yapılmış ve yapının daha fazla bozunmasını ivedilikle engellemek için acil olarak alınması gereken önlemler ve faaliyetler sıralanmıştır.

Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırması 2010 yılından beri Doç. Dr. Ömür Harmanşah başkanlığında ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün resmi izinleri ile, Konya ili Ilgın ve Kadınhanı ilçelerinde yıllık olarak düzenli olarak sürdürülen bir arkeolojik yüzey araştırma projesidir. Proje A.B.D Illinois eyaletinde bulunan Illinois Üniversitesi Şikago Kampüsü, Mimarlık, Tasarım ve Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından akademik ve maddi olarak desteklenmektedir. Projenin bağlı olduğu ve yüzey araştırma malzemelerinin teslim edildiği müze Akşehir Müze Müdürlüğü’dür. Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Havuzu koruma projesi bu yüzey araştırması çerçevesinde geliştirilen ve yürütülen çalışmalarla ortaya konmaktadır. Bu raporda özetlenen öneri çerçeve plan, “Acil Önlemler” ile “Kısa ve Orta Vadede Yapılması Önerilen Çalışmalar” başlıkları altında mimari koruma, arkeolojik alan yönetimi ve ekolojik eğitim alanı (arkeo-botanik park) gibi konulara değinmektedir . Raporun önümüzdeki süreçte anıtın UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınması için atılacak adımlara öncülük etmesi öngörülmüştür.   

YalburtBlock2.jpg

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı’na ait hiyeroglifli bloklar.

1971 yılında gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarından fotoğraflar.

Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi.

2. Yalburt Yaylası Kutsal Pınar Hitit Anıtı ve Tarihsel Önemi

Yalburt Yaylası, Ilgın’ın kuş uçumu 19 km kadar kuzey-kuzeydoğusunda, Gavur Dağı’nın eteklerine 1366 m rakımda kurulmuş, bugün Çobankaya (eski adıyla Şuhut) köyüne bağlı bir yayla yerleşmesidir. Orhaniye, Çömlekçi ve Çobankaya köylerini Büyükoba’ya bağlayan asfalt yol üzerinde, adı geçen köylerin içinde bulundukları tarımsal peyzaja ve Çavuşçu Gölüne nâzır bir konumda kurulmuştur. Yayla yerleşmesinin hemen kuzeydoğusunda, yol kenarındaki su kaynağında 1970 yılında yapılan sondaj faaliyetleriyle ortaya çıkan Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Anıtı, Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 15.2.1995-2201 (Dosya No: 42-10/33) kararı ile 1. ve 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilmiştir.  Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Havuz kompleksi ile bu anıtın hemen güneybatısında yer alan höyük (Yalburt Höyüğü), Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü’nü temsilen zamanın müze müdürü Sn.Raci Temizer başkanlığındaki bir arkeolog ekibi tarafından 1970-1975 yılları arasında kazılmış ve bu çalışmalar kısıtlı olarak yayınlanmıştır (Temizer 1984, 1988). 1970 yılı içerisinde Yalburt Yaylası’ndaki su kaynağında Yol, Su, Elektrik Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan hafriyat çalışmaları sırasında alanda Luvice hieroglif yazıtlı kireçtaşı bloklara rastlanmış ve Anadolu Medeniyetleri Müze Müdürlüğü durumdan haberdar edilmiştir (Resim 1, 2 ve 3). Bunun akabinde Yalburt Yaylası’na gelen Sn. Raci Temizer ve ekibi 1970 sonbaharındaki tespitlerden sonra, 1971, 1972 ve 1975 yıllarında üç sezon boyunca Yalburt Yaylası’nda, özellikle Hitit Anıtı ve Yalburt Höyüğü’nde kazı ve koruma çalışmalarında bulunmuşturlardır.

Bu kurtarma kazısı vesilesi ile ortaya çıkmış olan havuz anıtı, Yalburt Projesi jeomorfoloji uzmanı Prof. Ben Marsh’ın tespitlerine göre, hemen anıtın yaslandığı sırttan kesilmiş kireçtaşı kesmetaşlardan inşa edilmiştir. Havuzun çeperini tanımlayan kesmetaşların havuzun iç yüzüne bakan yüzlerine kabartma olarak Luvi dilinde hiyeroglif bir yazıt işlenmiştir (Resim 4). Bu yazıt, daha sonra yayınlandığı üzere, Hitit İmparatorluk döneminden bilinen en uzun imparatorluk yazıtlarındandır ve Hitit Kralı 4. Tudhaliya (M.Ö. 1237-1209) zamanına tarihlenir. Yazıt, Hitit Kralı’nın Güneybatı Anadolu’daki Lukka ve Wiyanawanda ülkelerine yaptığı seferlerden bahseden bir kraliyet yazıtıdır (Poetto 1993; Hawkins 1995: 67-85; Karasu, Poetto and Savaş 2000). Kazılarda, havuzun Roma döneminde Hitit blokları ile özgün yapıdan çok daha küçük bir ölçekte, aynı konumda tekrar inşa edildiği belirlenmiştir. Aynı kazılar sırasında, Hitit havuzunun güneybatısında yer alan yüksek kireçtaşı kayalık üzerinde kurulmuş olan höyük yerleşimi 3 büyük açma ile araştırılmış, buradaki yerleşimin Erken Roma dönemiyle Helenistik döneme tarihlenen bir kale yerleşimi olduğu Temizer ve ekibi tarafından ortaya konmuştur. Yapılan kazılardan elde edilen sonuçlar maalesef henüz yayınlanmamıştır. Yalburt Projesi Yüzey Araştırma ekibi, Bakanlık ve Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin de izinleriyle 1971-1975 arasında yapılmış olan kazı ve koruma çalışmalarının yayınlanması görevini üstlenmiş, proje arşivinin tamamı dijitalleştirilmiş ve arşivlenmiştir.

3. Yalburt Anıtı Kazısı ve Anıtın Rekonstrüksiyonu (Yeniden Yapımı) (1971-1975)

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Havuzu rekonstrüksüyon çalışmaları 1972. Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Havuzu rekonstrüksüyon çalışmaları 1972. Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi

Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi arkeologları, 1971-1972 arasında yaptıkları çalışmalarda hem Yalburt Anıtı Yalburt Höyüğü, ve Kalkamak ortaçağ mezarlığında kazı çalışmaları gerçekleştirmiş hem de Yalburt Anıtı’nda rekonstrüksüyon (yeniden yapım) ve restorasyon çalışmaları gerçekleştirmiştir. Bu kazılarda, in-situ olarak (yerinde) dağınık halde ve Roma havuzunda devşirme olarak kullanılmış olan Hitit havuzuna ait hiyeroglifli blokların, filolog Kemal Balkan ve arkeolog/mimar Mahmut Akok mihmandarlığında, yazıtın sürekliliği esas alınarak rekonstrüksiyonu gerçekleştirilmiş, ve bugün ziyaretçilerin karşılaştığı havuz anıtı ortaya çıkmıştır. Hitit anıtına ait iki kesmetaş dizisi ile rekonstrüksiyonu yapılan anıtın iç ölçüleri 12.70 m. x 8.30 m’dir. Gerçekleştirilen çalışmalar sırasında havuzun tabanı betonarme olarak inşa edilmiştir. Eksik ve kırıklı olarak ele geçen hiyeroglifli bloklar, müze ekibi tarafından betonarme kullanılarak tümlenmiş ve anıtta kullanılmıştır. Ayrıca, anıtın üzerine, hiyeroglif yazıtlı kesmetaş bloklara yaslanan beton ayakların üzerine dikilmiş demir direklerle bir de sundurma çatı inşa edilmiştir (Resim 5).

              2010-2011 yılında Yalburt projesi ekibi, Sn. Raci Temizer ve ekibinin Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi arşivinde yer alan 1970-1975 tarihleri arasındaki kazı ve restorasyon faaliyetlerine ilişkin rapor, arazi notları, fotoğraflar, haritalar, mimari çizimler ve buluntu envanterlerinden oluşan arşivini dijitalleştirmiştir. Bu malzeme içinde Yalburt Anıtı restorasyon projesi de bulunmaktadır. Daha önce yayını yapılmamış olan bu malzeme Yalburt Projesi ekibi tarafından yayına hazırlanmaktadır.

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı rekonstrüksiyon (yeniden yapım) çizimi (Mahmut Akok, 1971). Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı rekonstrüksiyon (yeniden yapım) çizimi (Mahmut Akok, 1971). Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi

4. Anıtta Belgeleme Ve Korumaya Yönelik Çalışmalar (2010-2016)

Resim8.jpg

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı, taş vaziyet planı. 1/20 ölçeğinde çizilmiştir. ©Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi

Yalburt Projesi kapsamında Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Kültürel Mirası Koruma (Restorasyon) programında doktora çalışmalarını tamamlayan ekip üyemiz Dr. B. Nilgün Öz ile proje başkanı Doç. Dr. Ömür Harmanşah, Yalburt Anıtı ve çevresi için önümüzdeki senelerde yürütülmesi öngörülen mimari koruma ve arkeolojik alan yönetimi projelerine hazırlık amaçlı olarak 2013-2015 sezonlarında bir belgeleme çalışması yürütmüşlerdir. Bu çalışmalar çerçevesinde yapının halihazır taş planı çıkarılmış (Resim 8), anıtın blokları tek tek ölçülmüş, yapının plan ve görünüş çizimleri hazırlanarak anıttaki bozulmalar taş taş işlenerek belgelenmiştir. Tüm hiyeroglifli taşların kabartmalı ön yüzlerinde tespit edilen farklı tipteki  bozulmalar 1/20 ölçeğinde taş çizimlerine B. Nilgün Öz tarafından işlenmiştir.


RTI_Block2

Yalburt Anıtı 2 No’lu hiyeroglifli blokun RTI imgesi ayrıntısı

Ayrıca hiyeroglifli taşların yazıtlarının daha iyi okunabilmesi için, Müge Durusu-Tanrıöver liderliğinde bir ekip, anıttaki kabartmalı yüzeyleri “Reflectance Transformation Imaging” (RTI- “Yansıtmalı Dönüşüm Görüntülemesi”) tekniği ile görüntülenmiştir (Durusu-Tanriover 2020). Bu çalışmanın amacı aslında çok basit bir teknikle, pahalı aletler kullanmadan üç boyutlu belgeleme yapmak, daha önce okunamayan bazı hiyeroglifli işaretlerin okunabilmesini sağlayarak sonuçları akademik dünyaya sunmaktır. RTI tekniği, objeleri farklı açılardan farklı ışıklar altında fotoğraflayarak yüzeylerini daha ayrıntılı bir şekilde anlamaya dönük bir fotoğraf tekniğidir. Ölçümler temel olarak bir SLR fotoğraf makinası, bir flaş ve bir de kırmızı top yardımı ile gerçekleştirildikten sonra, elde edilen fotoğraflar açık erişimli bir yazılım sayesinde biraraya getirilir. Çalışmanın sonuçları açık erişim internet ortamında akademik camia ile paylaşılacaktır.


Yalburt Anıtı ve çevresinde 1970-1975 arasında Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nce yapılan kazıları takiben aynı yıllarda Yalburt Anıtı restore edilmiş, betonarme bir temele oturtularak anıtın çevresine, hiyeroglifli havuz duvarlarını koruyacak bir üst örtü inşa edilmiştir. 1972’de inşa edilen üst örtü ve çatısı maalesef bakımsızlık nedeni ile işlerliğini yitirmiş ve anıtı koruyamaz olmuştur (Resim 7). Üst örtünün demir direklerini destekleyen betonarme ayaklar, anıtın hiyeroglifli özgün yapı taşlarına dayanırlar. Çatı malzemesinin zaman içinde yok olmasından dolayı kireçtaşı bloklar bir yandan rüzgar, yağmur, kar, ve diğer gündelik fiziksel etkilere karşı korunaksız kalırken, bir yandan da sundurmanın ayaklarını oluşturan betonarme malzeme, hava koşullarına bağlı olarak genleşip büzüşerek erozyona ve bozunmaya uğramıştır (Resim 12 bunun için de kullanılabilir).

Hitit Havuz Anıtı’nın yapısal durumu iyi olmakla beraber, en kısa zamanda taş koruma ile ilgili önlemlerin alınmasına yönelik ve alanın Konya ili turizmine kazandırılması için bir çevre düzenlemesi projesine ve yönetim planına  ihtiyaç duyulmaktadır. 2013 sezonunda, Gordion/ Yassıhöyük’teki başarılı çalışmaları ile bilinen Mimari Taş Konservatörleri Elisa de Bono ve Angelo Lanza’nın Yalburt Anıtı’nı ziyareti sırasında anıtın durumu konusunda görüşleri alınmıştır. Bu görüşler doğrultusunda, Bakanlığımızın izni ile ve Akşehir Müzesi gözetiminde anıtta 2014 sezonunda sınırlı bitki temizliği yapılmış ve anıtı doğrudan tehdit eden çalı, diken ve incir fidanları sökülmüş, bu mevkideki erik ağacı uygun şekilde budanmıştır.  

Resim9.jpg

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Dağ Pınarı Havuzu Güneybatı köşesi, batı duvarının son hiyeroglifli bloğunda kış aylarında meydana gelen tahribat. ©Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi

Bu çalışmalara ek olarak, 2012-2013 kış aylarında, muhtemelen kış soğukları ve yağışların etkisi ile hali hazırda korunmuşluk durumu oldukça zayıf olan, havuzun güneybatı köşesinde bulunan batı duvarının en kenar bloğunun (Özgüç 1988: Levha 89: No2) sağ (kuzey) parçasının kısmi olarak döküldüğü tespit edilmiştir. Özellikle bu gelişme, Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi’nin gerçekleştiği yıllar içinde dahi anıtın giderek tahrip olduğu gerçeğini gözler önüne sermektedir.

Parçalanarak havuzun içine düşen bu Luvice hiyeroglifli blok parçaları, gelecek yıllarda yapılması planlanan restorasyon çalışmalarında değerlendirilmek üzere sezon sonunda Akşehir Müzesi’ne tutanakla teslim edilmiştir. Bu parçalardan 17 x 30 cm. hiyeroglif yüzeyli ve 9.5 cm derinlikli parça ile 14,5 x 6.5 cm hiyeroglif yüzeyli ve 5.5 cm kalınlıklı parça önemlidir. Bu parçalar haricinde, bu bloğun parçaları olduğu düşünülerek toplanan 21 adet amorf ve kırık taş parçası da gelecekte bir restorasyon yapılması amacı ile müzeye teslim edilmiştir.


5. Mimari Koruma Amaçlı Acil Önlemler

Aşağıda açıklanan acil önlemler Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayına sunulmaktadır. Bu çerçevede önemli olan, anıtta yıldan yıla giderek artmakta olan fiziksel bozulmanın en aza indirgenmesi ve alanın güvenliğinin sağlanması amaçlanmaktadır.

Resim7.jpg

Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Pınar Anıtı'nın güney-güneybatıdan görünümü.

1. Bitki örtüsü temizliği: Yıllar boyunca anıtın çevresinde büyümüş olan bitki örtüsü, Yalburt Projesi’nin yıllık gayretleri ile 2013 sezonundan beri kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır. Anıt çevresinde büyümüş olan ağaç ve çalılar anıta kısmen zarar vermekle birlikte, anıtı ziyaret edenler için de çekici gölgelik ve yeşil bir alan sunmaktadır. Projemiz tamamen tüm bitki örtüsünün kaldırılmasını önermek yerine, mimariye doğrudan zarar vermekte olan bitkilerin kontrol altına alınmasını ve sürekli olarak budama ve bakımlarının yapılmasını önermektedir. Örneğin, anıt çevresinde taş yapıya çok zararlı olan incir ağaçları kesilmeli, ancak anıt başında büyümüş olan erik ağacı sadece budanarak gelişimi denetim altında tutulmalıdır. Anıt çevresinde büyümüş olan dikenli ve yoğun kuşburnu çalıları da budanarak anıta zarar vermeleri önlenmelidir.

2. Havuz Yapısındaki Beton Ayaklar ve Demir Çubukların Sökülmesi :

Yapıya mimari olarak en acil gerekli müdahele, 1970-1975 yılları arasında inşa edilmiş ancak çatısı uçmuş olan betonarme ayaklı demir direkli sundurma yapısının bir an önce sökülerek, hiyeroglifli taşlara verdiği zarar durdurulmasıdır.

 Genel olarak, anıtın yazıtlı ve yazıtsız kireçtaşı bloklarının korunma durumu iyi derecededir. Anıtın hiyeroglifli taşlarının ilk ortaya çıkarıldaki tarihdeki durumları ile mevcut durum karşılaştırıldığında yüzeylerindeki aşınımın fazla olmadığı anlaşılmıştır. Bazı yerlerde hiyeroglifli yüzeylerde aşınım gözlemlense de bozulmalar daha çok liken oluşumu şeklindedir. Ancak taş blokların üst örtüye ait betonarme ayaklarla temas ettikleri noktalarda önemli çatlamalar ve bozulmalartespit edilmiştir. Bunlara en önemli sebep, yapının üst örtüsünü taşımak amacı ile inşa edilmiş demir yapıyı taşıyan betanarme ayaklardır. Pek çok noktada bu ayaklar ve ayakları biribirine bağlayan yatay betonarme lentolar doğrudan hiyeroglifli yazıtlı taşlara dayanmaktadır. Nitekim bu vaziyette olan özgün bir blok, 2012-2013 kışında parçalanmıştır. Özgün taş parçalar, 2013 Temmuz ayında araziye gelen proje ekibimiz tarafından toplanarak Akşehir Müzesi’ne envanterlik olarak ve tutanakla teslim edilmiştir. Beton ile taşın temas ettiğı noktalarda ayrıca kılcal bozulma ve yer yer dökülmeler gözlemlenmiştir. Bu demir yapı ve betonarme ayaklar, ilk etapta ve acil olarak taş koruma uzmanları tarafından, Konya Müzesi uzmanları ile Bakanlığın tahsis edeceği Antalya Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı’ndan görevlendirilecek uzmanlar gözetiminde sökülmelidir. Sökümler Resim 12’de örneği verilen beton ayaklar ve bu ayakların sabit tuttuğu demir çubuklar ile sınırlı tutulmalıdır.

Ayak

 3. Suyun yönetimi:  Anıt çevresinde bunca bitki örtüsünün büyümüş olması muhtemelen anıt altındaki su borularında sızıntı olduğuna işaret etmektedir. Bu suyun düzenli aralıklarla kontrol edilmesi ve eğer anıtta gözlenen su miktarı artarsa anıtta küçük çaplı bir sondaj ile gerekli tamirin yapılması öngörülmektedir.

 4. Çatı: 1972 yılında inşa edilen koruma amaçlı sundurma üst örtüsü kısa bir süre içinde ya rüzgardan dolayı uçmuş ya da çalınmıştır. Bundan dolayı anıt uzun yıllardır korunaksız olarak varlığını sürdürmektedir. Yukarıda bahsi geçen taş koruma uzmanları Elisa de Bono ve Angelo Lanza’nın da bize rapor ettikleri gibi, anıta acil olarak bir üst yapının yapılması gerekli değildir. Ancak gerçekleştirilmesi öngörülen koruma projesi çerçevesinde mimari koruma uzmanlarınca bu konu tekrar ele alınarak üst yapı yapılıp yapılmayacağı konusu görüşülmelidir. Bir önceki maddede de değinildiği üzere, öncelikli husus, işlevini zaten yerine getiremeyen mevcut çatının, uzmanların denetiminde sökülmesidir.


6. Orta Vadede Yapılması Önerilen Çalışmalar

Yalburt Yaylası Şenliği 2017. Kaynak: http://www.ilgincobankaya.org.tr

Yalburt Yaylası Şenliği 2017. Kaynak: http://www.ilgincobankaya.org.tr

1. Kültürel Miras ve Ekolojik Değerler Konusunda Yerel Bilinçlendirme Çalışması

Yalburt Yaylası’nda her sene Mayıs ayında Çobankaya Köyü Yardımlaşma Derneği tarafından bir yayla şenliği düzenlenmektedir. Bu şenlik merkez alınarak ve şenlik etkinlikleri çerçevesinde yerel halk arasında kültürel miras ve ekoloji tarihi bilgisini geliştirecek ve Yalburt Anıtı’nın gurur duyulan ve yerel olarak korunan bir kültürel miras haline gelmesini sağlayacak çalışmalar planlanmaktadır. Bu konuda Ilgın Belediyesi, Ilgın Kaymakamlığı, Akşehir Müzesi, Konya İl Kültür Müdürlüğü, Konya TEMA Vakfı, Ekoloji Kolektifi Derneği, yerel muhtarlıklar ve okullar ile işbirliği yapılması düşünülmektedir. 

2. Çevre Düzenleme Projesi ve Yönetim planı

Önerilen tüm çalışmalarda temel alınan ana ilke, Yalburt Anıtı’nın çevresiyle bir bütün olarak ve yerel halkın kullanımı teşvik edilerek ‘yaşayarak korunan’ bir kültürel miras olmasının sağlanmasıdır. Bunu gerçekleştirmek üzere atılacak adımlardan en önemlileri anıtın çevresiyle beraber sunulmasını ve doğru kullanılmasını teşvik edilmesini sağlayacak şekilde bir çevre düzenleme projesinin hazırlanmadısır. Bu çalışmaya paralel olarak Yalburt Anıtı’nın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için alanın korunması gerekli değerlerini temel alan, bu değerleri tespit etmek için çok katılımlı bir süreci benimseyen, ve ilgili tüm paydaşların ortaklaşa hazırlayacağı sürdürülebilir bir yönetim planının hazırlanması önerilmektedir. Yönetim planının hazırlanması sırasında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ilgili birimleriyle işbirliği içinde olunması esastır.

3. Ekolojik eğitim alanı (Arkeo-botanik park)

Yalburt Yaylası’nda bölgesel bitki örtüsü, yerel habitat ve ekoloji tarihine eğilen eğitim amaçlı bir arkeo-botanik park kurulması önerilmektedir. Yalburt’un bitki örtüsü, bu raporun konusu olan Yalburt Anıtı’nın ayrılmaz bir parçası ve korunması gerekli değerlerinden birisidir. Dolayısıyla, yukarıdaki Acil Önlemler kısmında da değinildiği gibi, alanda bitki örtüsünün mimari koruma amaçlı olarak tamamen kaldırılması kesinlikle önerilmemektedir –zaten bitkilerin tümden sökülmesi anıtın korunması için gerekli değildir. Bilakis, bu bitki örtüsünün yerel mimari ve çevreyle olan ilişkisinin ve yerel halkın gündelik yaşamındaki yerinin iredelenmesi ve güçlendirilmesi önerilmektedir.

KAYNAKÇA

BAHAR, Hasan; 1996. “Ilgın çevresi höyükleri 1994.” XIII. Araştırma Sonuçları Toplantısı I. Cilt içinde. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 153-184.

BAHAR, H.; G. KARAUĞUZ ve Ö. KOÇAK; 1996. Eskiçağ Konya Araştırmaları 1 (Phrygia Paroreus Bölgesi: anıtlar, yerleşmeler ve küçük buluntular). Istanbul.

Boran, Ali; Abdülhamit Tüfekçioğlu ve Ahmet Ögke, eds. (2001), Geçmişten Günümüze Bütün Yönleriyle Ilgın. Ardıçlıform Matbaacılık: Ilgın.

HARMANŞAH, Ömür ve Peri Johnson; 2012. "Yalburt Yaylası (Ilgın, Konya) Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi, 2010 Sezonu Sonuçları." 29. Araştırma Sonuçları Toplantısı içinde. Adil Özme (der.). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Yayın No: 153/2. Cilt 2: 335-360.

HARMANŞAH, Ömür ve Peri Johnson; 2013. “Pınarlar, Mağaralar, ve Hitit Anadolu’sunda Kırsal Peyzaj: Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi (Ilgın, Konya), 2011 Sezonu Sonuçları.” 30. Araştırma Sonuçları Toplantısı içinde. Adil Özme (der.). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, 2. Cilt: 73-84.

HARMANŞAH, Ömür ve Peri Johnson; 2014. “Yalburt’a Çıkan Bütün Yollar: Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırması (Konya) 2012 Sezonu Çalışmaları,” 31. Araştırma Sonuçları Toplantısı içinde. Adil Özme (der.). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, 2. Cilt: 377-394.

HARMANŞAH, Ömür ve Peri Johnson; 2016a. “Hitit Ülkesi Sınırları’nda Peyzaj ve Yerleşim: Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi Saha Çalışmaları 2014 Sezonu,” 33. Araştırma Sonuçları Toplantısı. Candaş Keskin (ed). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, II Cilt.: 235-250.

HARMANŞAH, Ömür ve Peri Johnson; 2016b. "Hittites on the Way to the Mediterranean: Yalburt Yaylası Archaeological Landscape Project 2015 Campaign" ANMED 2016-14: 296-300.

Harmanşah, Ömür; Peri Johnson ve Müge Durusu-Tanrıöver; 2014. "A Hittite King at the Spring of Yalburt: Bronze Age, Cold Waters and the Anatolian Landscape” Actual Archaeology Magazine 10 (Summer 2014): 10-16.

Harmanşah, Ömür; Peri Johnson ve Müge Durusu-Tanrıöver; 2016. “Kuru Göl Havzası’nda Yerleşim ve Çevre: Yalburt Yaylası ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırması 2013 Sezonu,” 33. Araştırma Sonuçları Toplantısı içinde. Candaş Keskin (der). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, II Cilt.: 217-234.

Harmanşah, Ömür, Peri Johnson, Müge Durusu-Tanrıöver and Ben Marsh; 2018. “Tuz Yolu Boyunca Ilgın Ovası: Yalburt Yaylası ve Çevresi Yüzey Araştırma Projesi 2015 Sezonu Sonuçları,” 35. Araştırma Sonuçları Toplantısı. Candaş Keskin (ed). Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, II Cilt.: 331-353.

HAWKINS, J.D.; 1995. The hieroglpyhic inscription of the Sacred Pool Complex at Hattusa (SÜDBURG). Arkeolojik önsöz: Peter Neve. Studien zu den Boğazköy-Texten Beiheft 3. Wiesbaden Harrassowitz Verlag.

Johnson, Peri ve Ömür Harmanşah; 2015. “Landscape, Politics, and Water in the Hittite Borderlands: Yalburt Yaylası Archaeological Landscape Research Project 2010-2014,” The Archaeology of Anatolia: Recent Discoveries (2013-2014) içinde. Sharon Steadman and Gregory McMahon (der.). Cambridge Scholars Press, 255-277.

KARASU, C.; M. POETTO; ve Ö. SAVAŞ; 2000. “New fragments pertaining to the Hieroglyphic Luwian Inscription of Yalburt,” Archivum Anatolicum 4: 99-112.

Masson, Emilia; 1980. “Les inscriptions louvites hiéroglyphiques de Köylütolu et Beyköy.” Kadmos 19: 106-122.

POETTO, M.; 1993. L’iscrizione luvio-geroglifica di Yalburt : nuove acquisizioni relative alla geografia dell’Anatolia Sud-Occidentale. Studia Mediterranea 8. Pavia : G. Iuculano Editore.

TEMIZER, Raci; 1984. “Ilgın Yalburt Yaylası Hitit Anıtı.” Konya içinde. Feyzi Halıcı (der.) Ankara: Güven Matbaası, 53-57.

1988. “Introduction.” İnandıktepe: an important cult center in the Old Hittite Period içinde. Tahsin Özgüç. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi, xxiii-xxxii.